Standartlar ve Bilgi Destekli Otorite
Eğer, normallerimizi yaşıyor olsaydık, bu günlerde yüzme mevsimine hazırlıklarımızı yoğun olarak yapıyor olacaktık. Özellikle sektörümüzün ana kaynağını oluşturan yüzme havuzları, projelendirme, inşaat, mimari, tesisat, filtrasyon ve hijyenizasyon sistemlerinin hayata geçirilmesi, hem harcanan ekonomik değerlerin büyüklüğü, hem de sağladığı istihdam açısından, üzerinde özenle durmamızı gerektiren bir yapıyı ifade eder.
Şirketlerimiz, çalışanlarımız kısacası sektörümüz açısından, üretim aşamasındaki dikkatlerimizi, bilgimizi ve tecrübelerimizi gerektiren bu olgu, aslen müşteri ve kullanıcı memnuniyetini hedeflemektedir. Yapmakta olduğumuz hizmetin halk ve insan sağlığı üzerindeki önemini sözlerle anlatmakta zaman zaman zorlanıyoruz. Bu sağlık kriterlerini son derece önemle ele almadan, sadece, şekil, renk, işlev, dizayn hoşluğu ve peyzaj uyumu gibi genelde müşteri taleplerini oluşturan arzuların yerine getirilmesi sektörümüzün ana iştigal konusu olmamalıdır. Havuzlar, birinci derecede önemsenmesi gereken sağlık tesisleridir. Projesi, statiği, peyzaj, içindeki yeri, büyüklüğü, şekli ve kullanım amacı esaslarına göre dizaynı yapılmalı, yüzey kaplamaları, filtrasyon, elektrifikasyon için kullanılacak malzemeleri, doğru, standartlarına göre seçilmeli, ekipmanların montaj ve işçilikleri “Emniyet Kuralları” tam ve eksiksiz uygulanmak suretiyle, birinci sınıf nitelikte yerine getirilmelidir. Mühendislik formasyonunun her çeşidini barındıran bu hizmetlerimizin, işin tamamlanmasından sonraki işletme evresi için de geçerli olması şarttır.
Her ülkede, bu anlayışa hizmet eden, sektör kuruluşları, meslek birlikleri bulunmakta, ulusal ve uluslar arası standart kurumları vasıtası ile suyun hazırlanması teknikleri ve havuz yapımı ile ilgili dizayn ve üretimlerin, insan sağlığına uygun kriterlere ulaştırılması çalışmaları devam etmektedir. Ülkemizde bu görevi sektörümüz adına “UHE- Ulusal Havuz Enstitüsü” derneğimiz yürütmekte, standartların oluşturulmasında “TSE- Türk Standartları Enstitüsü” ile iş birliği halinde çalışmakta, ayrıca “EUSA- Avrupa Havuzcular Birliği” üyesi olarak bilgi paylaşımında bulunmaktadır.
Bütün bu hassasiyetin ve kuralların oluşturulmasının tek amacı; dünyanın her yerinde, tüm insanlık için geçerli olması gereken “İNSAN SAĞLIĞI” kavramının hem yapım hem de işletme aşamasında sürdürülebilir olmasını temin etmek ve denetlenebilir olarak tutabilecek disiplinlerin bir araya getirilebilmesini sağlamaktır. Özellikle işletme aşamasında, suyu her zaman temiz ve hijyen olarak hizmete hazır tutabilmek, asıl sorunu oluşturmakta, kullanıcı ve operatörlerin bu konularda yeterli bilgiye sahip kılınmasını sağlamak, otokontrol sistemlerini devrede tutmak, en az, havuzların yapımında dikkat edilmesi gereken, dizayn kriterleri ve ergonomik tercihler kadar önem arz etmektedir.
Havuz yapımı ve işletilmesi konularında önemi yadsınamaz olan UHE, ülkemiz ve sektörümüz açısından çok önemli bir işlevi yerine getirmeye çalışmaktadır. Bu arada, Makine Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası, Elektrik Mühendisleri Odası, Sağlık Bakanlığı Kuruluşları ve üniversitelerimizin bazı birimleri konunun önemine binaen, bazı çalışmalar sürdürmektedirler.
Ev kullanımı için yapılmış havuzlar ve umuma açık olarak kullandırılan havuzların ,(sportif amaçlı, turizm amaçlı, yarışma amaçlı ve eğlence amaçlı kullanılan atraksiyonel havuzlar) işletilmesi aşamasında UHE, TSE ve benzeri standartları içermesine rağmen, işletim aşamasında bir otoritenin kontrolü altında değillerse, sadece vicdani gereklere dayalı disiplinler yeterli olmayabilirler. Bu durumda dünyanın birçok yerinde, özellikle Avrupa Ülkelerinde, yerel yönetimlerce kurulmuş bulunan birimler, bu denetimleri periyodik olarak gerçekleştirirler. Evlerde, sitelerde veya otellerde bulunan havuzlar yeterli koşulları yerine getiremiyorsa, önce uyarılıp daha sonra tekrar kontrollerinde kapatılma yaptırımları uygulanabilmektedir. Turizm Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve belediyelerin oluşturacakları birimlerce, UHE ve diğer eğitim kurumlarınca eğitilmiş personel ile yapacakları periyodik kontrollerle bu sorunu minimize edeceklerine olan inancım yüksektir.
Ancak bu tür yaptırımların uygulanabilir olabilmesi için öncelikle, havuz yapım standartlarının ve işletme standartlarının , “Zorunlu Standartlar” haline getirilmesi ve tüm ihalelerde kullandırılması gerekir. Bu durum havuz yapımcılarını ve müşteri taleplerini disipline ederek, kaliteli yapımı teşvik eder. Bunun denetiminin meslek odalarınca yapılması önem arz edecek ve bir yaptırım unsurunun, proje ve imalat anındaki ara kontrollerinin tekniğine uygun sonuç alınmasını sağlaması gerçekleştirilecektir. İkincil olarak, işletme aşamasında, yerel yönetim birimleri tarafından yapılacak kontroller, bilginin desteklediği otoritenin yaptırımı ile büyük değer kazanacaktır. Bu sayede, insana hizmet eden sektörel imalatlarımızın sağlık, hijyen emniyet ve ergonomik koşullarda en iyi sonucu alması sağlanacaktır. Merdiven altı, kayıt dışı ekonominin önü kesilerek sektörümüze ve insanlarımıza daha doğru bir hizmet anlayışı ve kültürünün yerleşmesi ile hak ettiğimiz değerin paylaşılması mümkün olacaktır.
Sonuç olarak, ister yukarıda açıkladığım hususlar, ister Avrupa Birliği uyum koşullarına katılabilirliğimizi oluşturan yükümlülükler çerçevesinde, sektörümüzün daha iyiye gidişini hızlandıracak ve insanlarımızın tüm dünya insanlarıyla aynı insani değerlerine sahip koşullar altında, sağlık ve hizmet anlayışının paylaşılması ve hakim kılınmasını sağlayacak olan böylesine bir otoritenin varlığının, bizlerin ve sektör çalışanlarımızın, UHE de yer alırken, peşinen kabul ettiğimiz ve imzalayarak taahhüt ettiğimiz ilkelerimizle hiçbir zaman ters düşmemesi nedeni ile, bizleri de ayrıca güçlendireceği ve onurlandıracağı görüşündeyim.
Ali Akgün
Mak. Yük. Müh.
YAPTES AŞ Yön. Krl. Bşk.
Bir cevap yazın