İŞYERİNDE SAĞLIKLI BESLENME
[dropcap]M[/dropcap]asa başında, bilgisayar karşısında geçirilen uzun çalışma saatleri ve iş hayatının beraberinde getirdiği stres, obezite görülme sıklığının çalışanlar arasında her geçen gün artmasına neden oluyor. Olumsuz beslenme alışkanlıklarımızın farkında olmak çok önemli. Ofis ortamında yanlış beslenme ve fiziksel aktivite azlığı, obezitenin yanı sıra başka ciddi sağlık problemlerini de beraberinde getiriyor. Sağlıksız beslenme, yaşam kalitenizi ve gündelik yaşamdaki enerjinizi doğrudan etkiliyor. Öğle yemeğinizi tüm gün oturduğunuz masada, fast-food tarzı yağlı ve kalorili besinlerden oluşan bir mönüyle geçiştirmekten vazgeçin. Gün boyu tükettiğiniz çay ve kahveden de söz etmemek olmaz tabii. Oysa özen göstereceğiniz birkaç nokta sayesinde işyerin de sağlıklı beslenmek mümkün.
Öncelikle, yeterli ve dengeli beslenme oldukça önemli. Eğer fazla kiloya sahipseniz, öncelikle kilo vermeyi göz önünde bulundurmalısınız. Sağlıklı bir kiloya kavuşmak, yorgunlık ve halsizliklik hissini ortadan kaldıracaktır. Dikkat ve konsantrasyonun artması için mutlaka, antioksidandan zengin ve omega 3 yağ asitlerini içeren bir beslenme planı oluşturulmalıdır.
Ofis çalışanlarının kilo almalarının başlıca sebepleri arasında; atıştırılan abur cuburlar, öğle yemeklerinde fast food tarzı beslenme, su yerine sürekli şekerli çay, kahve, meşrubat tüketimi, çalışma saatleri nedeniyle ofis içerisinde ara öğün bulundurmamak ve uzun süren toplantıların sonucunda ara veya ana öğünlerin atlanması sayılabilir. Size tavsiyemiz, kesinlikle öğün atlamayın! Doğru bir beslenme planı hazırlarken ofis ortamında çalışanlar öncekille öğün atlamamalıdırlar.
Güne kahvaltı yapmadan başlamamalıyız. İş verimini ve konsantrasyonunu artırmak için kahvaltı büyük öneme sahiptir. Fakat yapılan en büyük hatalardan biri kahvaltıyı uykuya tercih edip bu en önemli öğünü yapmadan güne başlamaktır. Gece boyunca oluşan açlığın sabah kahvaltı yapılarak giderilmesi beynimizin ihtiyacı olan glikozu sağlayarak güne enerjik bir şekilde başlamamızı sağlayacaktır. Aksi halde bitkinlik, yorgunluk oluşacak ve bu da işteki verimimizi önemli derecede düşürecektir. Günün en önemli öğünü kahvaltıdır. Kahvaltısız bir güne başlamak sağlığını, o günkü performansını ve iş verimini olumsuz etkiler.
Poğaça, börek gibi gıdalar yüksek karbonhidrat içerdiği için, uyku ve yorgunluk hissi yaratacaktır. Bunun yerine, peynir, zeytin, yumurta ve domates, salatalık içeren bir kahvaltı, protein, omega 3 ve antioksidanlardan zengin olup, günlük iş konsantrasyonunu artıracaktır.
[dropcap]P[/dropcap]ratik bir kahvaltı isteniyorsa, 1 su bardağı süt ve ceviz veya 1 kase yoğurt ve elma, sağlıklı ve pratik bir kahvaltı olacaktır. Ayrıca çalışma temponuzu kısa yürüyüşlerle zenginleştirmeniz de çok önemli. Öğle yemeklerini ofise sipariş etmek yerine mutlaka dışarıda yiyin. Çorba, sebze, ızgara et ve yanında salata gibi besinsel yararlılığı yüksek olan bir menü tercih edin. Ofise spariş vermek zorundaysanız, ton balıklı salata, ızgara köfte salata, kepekli tost, ayran tarzında menüleri tercih edin. Pizza, hamburger tarzı yemekler hem yüksek kalorilidir hem de öğleden sonra iş verimini düşürür.
Öğlene kadar çalıştık yorgunuz, eve gidecek vaktimiz yok. Yakınlardaki bir fast food lokantasında hızlı bir şekilde hazırlanan yiyecekler kısacık öğle arasında sizin için çok pratik görünebilir. Fakat besleyici bir değeri olmayan bu yiyecekler sağlığınızı olumsuz yönde etkileyecektir. Anı kurtarmaktan başka hiçbir işe yaramayacak ve size kilo aldırıp sağlığınızı bozarak iş hayatınızı olumsuz etkileyecektir.
Gidebiliyorsak evimize gitmeli ve kendi yaptığımız içerisine neyi ne kadar koyduğumuzu bildiğimiz yemekleri yemeyi tercih etmeliyiz. Ama öğle arası kısa ve evimize gidecek vaktimiz yok. O zaman yakınlardaki ev yemeği yapan bir lokanta tercih edilebilir. Hatta en güzeli akşam evde hazırlayıp iş yerinize getireceğiniz yemekler olabilir.
HAREKETSİZ KALMAYIN
Her 15 dakikada bir omuz, kol ve bacaklarınızı hareket ettirin. Fiziksel aktivitenizi artırın. Çay, kahve, meşrubat tarzı içecekleri tüketmek yerine masanıza bir sürahi alın ve bol bol su tüketin. Siyah çay yerine, yeşil çay ya da beyaz çay tercih edin. Stresi azalttığı için rezene ve bağışıklık sistemini kuvvetlendirdiği için adaçayı, ıhlamur tercih edebileceğiniz iyi bir bitki çayı örneğidir. Şirket içerisinde asansör kullanmayın.
ARA ÖĞÜNLERİ ÖNEMSEYİN
Ara öğün kan şekerinizi dengede tutup çabuk acıkmayı ve bir sonraki öğünde çok fazla yemeyi engeller. Ara öğün yapan kişide sık sık beslenmek alışkanlık haline gelecek ve buna bağlı olarak metabolizma hızı da artacaktır. Çekmecenize kuru kayısı, incir, grisini, kepekli bisküvi, ceviz, fındık tarzı bozulmayan ve koku yapmayan gıdalar koyun. Dışarı çıkamadığınızda iyi bir ara öğün alternetifidir. Toplantı sırasında veya ofiste bir şeyler yemeniz mümkün olmadığı zamanlarda ara öğün olarak süt, ayran ya da doğal mineralli su tüketmeyi tercih edin. Tatlı ihtiyacına çözüm: kuruyemiş ve tarçın çayında gizli. Tatlı ihtiyacınızı ceviz, fındık ya da bademle beraber çubuk tarçın çayı tüketerek oldukça azaltabilirsiniz.
SALATALIK YEMEYE BAŞLAMANIZ İÇİN 10 NEDEN
Salatalık, dünya üzerinde en çok tüketilen 4 sebzeden biridir ve genel sağlığınız için tercih edilen en iyi yiyecektir. Organik, koyu renkli salatalık alışveriş listenizde mutlaka bulunmalıdır. Böylece kendinize sağlığınıza yararlı olabilecek bir şey almış olursunuz. Taylan Kümeli
1
Salatalık Vücudun Su İhtiyacını Karşılar; Eğer yeterli su tüketimi için fazlasıyla meşgul olduğunuzu düşünüyorsanız yüzde 90’ı sudan oluşan taze bir salatalık yemelisiniz. Böylece su kaybınızı telafi edebilirsiniz.
2
Salatalık Vücudun İç ve Dış Isısını Düzenler; Salatalık tüketmek, mide ekşimesinden kurtulmanızı sağlar. Ve eğer güneş yanıklarınız varsa, cildinize uygulayacağınız salatalıkla bunu çözebilirsiniz.
3
Salatalık Toksinleri Ortadan Kaldırır; Salatalığın içinde bulunan su, atık ürünleri vücut dışına atmaya yarayan sanal bir süpürge gibi davranır. Düzenli yenildiği takdirde salatalığın böbrek taşlarını eritebildiği bilinmektedir.
4
Salatalık Günlük Vitamin İhtiyacını Karşılar; Vücudun bir gün içinde ihtiyaç duyduğu vitaminlerin çoğu salatalıkta bulunmaktadır. A vitamini, B vitamini ve bağışıklık sistemini güçlendiren, sizi canlı ve enerjik tutmaya yarayan C vitaminini içerir. Salatalığın etkilerin daha da güçlendirmek isterseniz ıspanak ve havuç ile blenderden geçirerek yeşil bir içecek hazırlayabilirsiniz. Ancak kabuklarını sakın soymayın çünkü kabuklarında günlük önerilen miktarın %12’si kadar C vitamini bulunmaktadır.
5
Salatalık Cilt Dostu Mineraller Sağlar; Salatalık potasyum, magnezyum ve silikon açısından zengindir. Bu nedenle birçok güzellik merkezinde kullanılan ürünler genellikle salatalık bazlıdır.
6
Salatalık Sindirime ve Kilo Vermeye Yardımcıdır; İçeriğindeki düşük kalori ve su fazlalığı nedeniyle, kilo vermek isteyenler için ideal bir ara öğün kaynağıdır. Eğer salatalık en sevdiğiniz yiyecek değilse, ince ince dilimleyip yağsız yoğurda batırarak yemeyi deneyebilirsiniz. Salatalık yemek çeneniz için iyi bir egzersiz sağlar ve içerisindeki lifler sindirime yardımcı olur. Kronik kabızlıkta günlük salatalık tüketiminin yararlı olduğu bilinmektedir.
7
Salatalık Gözleri Canlandırır; Şişmiş gözler üzerine salatalık dilimleri koymak bir güzellik klişesi gibi görünebilir ancak gerçekten de içeriğindeki anti-inflamatuar özellikler nedeniyle gözaltı torbaları ve şişkinlikleri azaltmaya yardımcı olur.
8
Salatalık Kanserle Savaşır; Salatalığın secoisolariciresinol, lariciresinol ve pinoresinol içerdiği bilinmektedir. Bu üç linganın yumurtalık, göğüs, prostat ve rahim kanseri gibi birçok kanser türlerinin riskini düşürmesi ile güçlü bir bağlantısı vardır.
9
Salatalık Diyabeti Tedavi Eder, Kolesterolü Düşürür ve Tansiyonu Dengeler; Salatalık suyunda, diyabetik hastalar için faydalı olduğu bilinen, insülin üretebilmek için pankreas hücreleri tarafından ihtiyaca duyulan bir hormon bulunmaktadır. Araştırmacılar salatalıkta bulunan, sterol adı verilen bir bileşiğin kolesterol seviyelerini azalttığını belirtmiştir. Salatalık fazla miktarda lif, potasyum ve magnezyum içermektedir. Bu besinler kan basıncını düzenlemek için etkili bir çalışma yürütürler.
10
Salatalık Ağız Sağlığını Korur; Salatalık suyu, hastalıklı diş etlerini iyileştirir ve yeniler.
SALATA HAKKINDA BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ?
“İyi bir salata hazırlamak muhteşem bir diplomat olmak demektir – her ikisinde de mesele bütünüyle aynıdır. Sirkeyle birlikte ne kadar yağ kullanacağınızı tam olarak bilmek.” Oscar Wilde
TUZ
Salata kelimesi Latince sal kökünden (tuz, sıfat hali de salatus yani tuzlanmış). 14. yüzyıldan kalma en eski İngilizce yemek kitabı olan Forme of Cury sarımsak, baharatlar ve çiçeklerle servis edilen marul, pırasa ve ıspanaktan yapılan bir salata tarifi de içerir. Salatalar üzerine ilk yemek kitabı olan Salads and Salad Making ise 1883 yılında basılmış. Shakespeare Antony ve Kleopatra oyununda salatanın yeşilliğiyle gençliği çağrıştıran “salata günleri” deyimini uydurmuştur (1606-7).
COBB
Cobb salatası bir Hollywood restoranında icat edildi ve adını da restoranın sahibi Robert Cobb’tan aldı. Salata gece geç saatte buzdolabında bulunanlarla ortaya çıkmıştı. İçindekiler de şöyle sıralanabilir: yumurta, avokado, domates, tavuk, soğan, domuz pastırması ve mavi peynir. Caesar salatası için de benzer bir hikâye anlatılır – o da adını 1924 yılında kendisini Tijuana, Meksika’da keşfeden İtalyan loknatacı Caesar Cardini’den alır. Hikayenin bir versiyonunda bu salatanın kalabalık bir grubun lokantaya gelmesiyle Cardini tarafından elde kalan malzemelerden doğaçlama olarak ortaya çıktığı anlatılırken bir başka versiyondaysa bu salatanın kardeşi Alex Cardini tarafından icat edildiği ve “Havacı Salatası” adını taşıdığı anlatılır. İki salata arasındaki temel fark ikincinin ançüez içermesidir. Caesar’ın salatasındaysa ançüez bulunmaz – kızı Rosa’nın da daha sonra söylediği gibi: “Bunun hafif bir salata olmasını istiyordu ve ançüez çok ağır kaçardı.”
WALDORF
Waldorf salatası 1890’lı yıllarda New York’taki Waldorf Astoria Otel’de şef garson olarak çalışan Oscar Tschirky tarafından icat edilmiş; yemek konusunda tutkulu olan Tschirky’nin Benedict usulü yumurtayı da icat ettiği söylenir. Ölümünden sonra menü koleksiyonu Cornel Üniversitesi’ne bağışlandı – halen yeni eklemeler yapılan menü tüm dünyadan 10.000’in üzerinde yemek içermektedir. Tschirky’nin orijinal salatası sadece elma, sap kereviz ve mayonez içeriyordu – ceviz ancak 50 yıl kadar sonra listeye dâhil oldu. Bugün Waldorf Astoria bu salatanın “tatlı ve ekşi elmalar, ceviz şekeri, kereviz kökü ve trüf mantarı” içeren bir versiyonunu da servis ediyor.
MARUL
Orijinal yabani marul Lactuca serriola “acı marul” olarak da bilinir ve hafif uyku getirici özellikleri olan sütsü bir özsu içerdiğinden tıbbi amaçlarla yetiştirilirdi. Uyutucu etkisi – ve hazmı kolaylaştırması – nedeniyle Romalılar marulu yemeğin sonunda servis ederdi; daha sonraları marul sindirim sistemini çalıştırması için yemeğin başında servis edilmeye başlandı. Yeni türevleri geliştirildikçe marul acı tadıyla birlikte uyku getirici özelliğini de yitirdi. Tavşan Peter Masalı’nda (1902) Evcil Tavşanların ziyafet çekerek uykuya daldığı ve Bayan McGregor’ın tavşan turtasında son bulmaktan kıl payı kurtuldukları yiyecek de maruldur.
SALATALIK
Salatalığın İngilizcesi 19. yüzyıl ortalarına dek “cowcumber” (inek yükü) olarak telaffuz edilirdi. Salatalığın istenen biçime kavuşmasını arkasında sıkı bir çalışma yatıyor – 19. yüzyılda İngiliz bahçivanlar salatalıkların doğru büyüdüğünden emin olmak için camdan “salatalık düzleştiricileri” kullanırdı. Bugün, Disneyland’te Mickey Mouse biçiminde kalıplarda salatalıklar yetiştirilip meşhur farelerinin görünümünde dilimler halinde servis ediliyor. Aynını domates ve kavunlar için de yapıyorlar. Dr. Johnson pek de salatalık hayranı sayılmazdı, Boswell’e şöyle demişti: “Salatalıklar güzelce dilimlenmeli, biber ve sirke eklenmeli sonra da hiçbir işe yaramadıkları için çöpe atılmalılar.”
AVOKADO
Avokado kelimesi Azteklerin dili olan Nahuatl’da “testis” manasına gelen ahuactl kelimesinden türemiştir. Bunun nedeni muhtemelen avokadonun biçimi ve çifter çifter büyümeleridir. Geçen yıl Tesco normal bir avokadonun beş katı ağırlıkta olan Avozilla’yı piyasaya sürdü. Fransızca’da “avocat” sözcüğü hem avukat hem de avokado demektir.
DOMATES
Domatesin meyve olduğu herkesçe bilinen bir gerçektir ama meyve salatasında kendine yer bulamaz. Avokado, salatalık, bezelye, biber ve mısır da birer meyveyken raventse bir sebzedir.
KEREVİZ
Kerevizi yerken aldığından fazla kalori tükettiğinize dair popüler internet uydurması doğru değil elbette. Alabama Üniversitesi beslenme bilimleri başkanı Dr. Tim Garvey, koca bir sap kerevizde 10 kalori bulunduğunu bunu tüketmek için bedeninse ancak 2 kalori harcadığını söylüyor.
Bir cevap yazın