Gümüş ve bakır maddelerinin dezenfeksiyon amacıyla kullanımı M.Ö. 2500’lere kadar uzanıyor. Günümüzde İYONTEK’in hizmete sunduğu gümüş-bakır iyonizasyonunun temeli ise NASA’nın 1960’lı yıllarda hayata geçirdiği bir su dezenfeksiyon sistemine dayanıyor. Uzaya gönderilen araçlarda klor gibi kimyasal maddeler bulundurmak sakıncalı olduğu için astronotların içme ve kullanım suyu dezenfeksiyonu üzerine çalışmalar yapılmış ve sonuç olarak gümüş-bakır iyonizasyonu geliştirilmiş.
[dropcap]İ[/dropcap]yonizasyon yönteminde, gümüş ve bakır iyonları elektrotlar aracılığıyla suya katılarak etkin dezenfeksiyon sağlanıyor. İYONTEK Gümüş-Bakır iyonizasyonu ile klor başta olmak üzere kimyasal kullanımı %80 azaltılarak bu maddelerin kanserojen etkilerinden korunurken sudaki bakteri, virüs ve mikrop varlığı %100 önleniyor.
Suda bulunması gereken gümüş-bakır iyon seviyesi Sağlık Bakanlığı tarafından 1,4 ppm ve 0,08 ppm olarak belirlenmiş durumda. (İngiltere Sağlık Bakanlığı bu seviyeyi 3 ppm olarak açıkladı.) İYONTEK sistemlerinde 0,2 – 0,4 ppm aralığında bakır; 0,02-0,04 ppm aralığında gümüşkullanılıyor. Ayrıca KOSGEB desteği ile geliştirilen İYONTEK cihazlarındaki otomatik bakır tespit sensörleri sayesinde belirlenen seviyeler kontrol altına alınıyor.
Gümüş-Bakır iyonizasyon teknolojisi, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa’da 1988’den beri uygulanıyor ve ilgili tüm sağlık standartlarında yer alıyor. Günümüzde hastaneler, okullar, oteller, belediyeler ve üniversitelerde standart kullanıma girmiş durumda. Kimyasal kullanımını%80 oranında azaltan iyonizasyon teknolojisi sayesinde kullanıcılar hem sağlığa zararlı oranda kimyasala maruz kalmıyorlar hem de tüm bakteriyolojik risklerden en iyi ve kalıcı şekilde korunuyorlar. İyonizasyon sistemine yapılan yatırım maliyeti ile havuzun 1 yıllık kimyasal kullanım maliyeti karşılaştırıldığında, iyonizasyon sisteminin kendini 9 ay içinde karşıladığı sonucu çıkıyor ortaya.
SÜRDÜRÜLEBİLİR KAYNAKLAR İÇİN İYONTEK
Birçok bilimsel çalışmada dikkat çekildiği üzere, su dezenfeksiyonunda kimyasal ürün tercihi su kaynaklarının doğal yapısına ve insan sağlığına son derece zararlı. Doğal mineral maddeler olan gümüş ve bakır iyonlarının suya elektroliz yoluyla katılımı ile sağlanan iyonizasyon yöntemi kimyasal ürün kullanımını %80 oranında azaltarak bu ürünleri minumum düzeyde tutabiliyor. Suya kazandırılan gümüş ve bakır iyonları suyun doğal yapısına hiçbir olumsuz etki göstermeden uyum sağlayarak kullanım ya da havuz suyunuzu içme suyu standartlarına taşıyor.
- Kanserojen bir madde olan ‘Trihalomethan’ı oluşturmaz.
- Ph dengesini etkilemediği için Ph düşürücü asit kullanımına ihtiyacınız kalmaz.
- Atmosfere klor gazı salınımı engellenir.
- Stabilizatör kullanım ihtiyacı olmadığından ‘siyanürik asit’ birikimi olmaz.
- Ters yıkama sıklığı azaldığı için su tüketiminiz de doğal olarak azalır.
- Büyük ölçüde azalan enerji tüketimi sayesinde fosil yakıt tüketiminiz de azalır. Doğaya karışan karbon salınımı da bu şekide azalır.
- Konutlar, alışveriş merkezleri, çamaşırhaneler, hastaneler ve turistik tesislerde temizlik malzemesi kullanımında %70’e varan tasarruf sağlanır.
- Kimyasalların makine, teçhizat ve havuz yüzeylerine verdiği korozif ve toksik etkiler ortadan kalkar.
- İyonların üstün ve kalıcı hijyen sağlama özelliği ile meyve ve sebzelerin yıkanma sonrası raf ömrü 4 kat uzar.
- Depo, şebeke ya da kuyu suyunuz tüm zararlı mikroorganizmalardan korunmuş olup içme suyu hijyen gereksinimlerini ve standartlarını yakalayabilecektir.
- Çamaşır deterjanı kullanımında %100 hijyen ile birlikte %60 tasarruf sağlarsınız.
- Kireç çözücü ve yumuşatıcı kullanım ihtiyacınız kalmaz.
- Çamaşır ve bulaşık makineleriniz oksidasyona ve kirece karşı korunduğu için kullanım ömürleri uzar.
- Bina, iş merkezi, fabrika, hastane, okul gibi tesislerde, işletmede kullanılan ve devreden su kaybı ile yenilenme aralığı tesisin kabiliyet ve kapasitesine göre ciddi anlamda (%10-30) azalacaktır.
Su depolarında kullanılan dezenfeksiyon maddeleri yosun oluşumunu genelde engelleyemez ve bu nedenle mantar ve diğer mikroorganizmalar çoğalır. Gümüş ve Bakır iyonizasyon teknolojisi Lejyoner (Legionella) ve E-Coli gibi bakterileri ayrıca hiçbir kimyasal kullanılmadan tek başına yuvalandığı yerde yok edebilen tek teknolojidir.
[one_half][/one_half]
[one_half_last]
[dropcap]İ[/dropcap]YONTEK güvencesiyle alacağınız sertifikalı elektrotlar gümüş ve bakır alaşımından oluşmuş havuzlar için özel olarak üretilmiştir. Gümüş bakır elektrotlardan elde edilen serbest iyonlarla içme suyu kalitesinde doğal ve sağlıklı su elde edilmektedir. Sanayi için üretilmiş sahte bakır elektrotlara dikkat etmelisiniz. Sanayide kullanılmak üzere üretilmiş, içinde gümüş olmayan sahte bakır elektrotlar piyasada üçte bir fiyatına satılmaktadır. Sanayi için üretildiklerinden dolayı havuzda kullanılmaları sakıncalıdır. Güvenilirliği kanıtlanmış havuz için kullanımı uygun güvenli elektrotları tercih ediniz.[/one_half_last]
HAVUZLARDA İYONTEK
- Serbest klorun üst limiti TS11899 Havuz Bakım ve İşletme standardına göre 2005 Nisan ayında 1,2 ppm’den 0,6 ppm’e çekildi. Sağlık Bakanlığı 2010 yılı Mart ayı havuz genelgesine göre serbest klorun kullanım aralığı 1 ile 3 ppm arasında tutulurken, iyonizasyon gibi ek bir teknoloji kullanılması halinde bu oran 0,3 ile 0,6 ppm aralığında tutulabiliyor. Dolayısıyla iyonizasyon ile klor kullanımını sağlık riski taşımayacak seviyelerde tutabiliyorsunuz.
- Gümüş ve bakır iyonlarının standart bakteriler üzerinde yapılan araştırmalar neticesinde klora göre en az 80 kat daha etkili olduğu uluslararası belgelerle kanıtlanmış durumda. Dolayısıyla iyonizasyon teknolojisi ile bakteri, virüs, yosun ve mantar gibi mikro-organizmaların tümünü kimyasallardan çok daha çabuk ve kalıcı şekilde yok ediyorsunuz.
- İyon teknolojisi, kimyasal kullanımında olduğu gibi sağlığa ve çevreye zarar vermiyor. Gözlerde yanma, ciltte tahriş, solunum yolları rahatsızlıkları ve bağlı klorun (chloramine) kanserojenik etkisi gibi riskleri ortadan kaldırıyor.
- Klor açık havuzlarda 2 saat gibi bir sürede %70 oranında kaybolurken, iyonlar havuz suyundan hiçbir şekilde buharlaşıp eksilmiyorlar. Aksine iyonlar güneş altında ısıyla daha etkili işlev görüyorlar. Dolayısıyla havuzunuzda kalıcı dezenfeksiyon sağlıyorsunuz.
- Klor suyla temasında asit oluşturur. Yakıcı, çürütücü etkisini suyun yapısını ve doğal dengesini bozarak ortaya koyar. Kanserojen etki 0.6 ppm üzerinde görülmektedir, özellikle çocuklar risk altındadır.
- İyon teknoloji ile şoklama, ters yıkama, süpürme gibi zaman alıcı ve maliyeti yüksek yöntemleri minimuma indirebiliyorsunuz.
- Kimyasalda olan depolama, dozajlama ve ölçüm zorluklarını da minimuma indirebiliyorsunuz.
- Kimyasalların makine, teçhizat ve havuz yüzeylerine verdiği korozif ve toksik etkileri ortadan kaldırıyorsunuz.
- Sezonsal ve yıllık kimyasal alım maliyetlerinde sağlayacağınız en az %70 oranında tasarrufla, iyonizasyon sistemine yapılan yatırım kendisini 9 ay gibi kısa bir sürede geri ödüyor.
Bir cevap yazın