PEYZAJ MİMARİSİNDE SUYUN YERİ
Su, insanoğlunun var oluşundan itibaren hayatının her evresinde gücünü göstermiştir. Dünyanın oluşumu, gelişimi ve dönüşümü su sayesinde olmuştur. Bu nedenle insanlar yaşamlarını suyun olduğu alanların hemen yanında kurmuşlardır. Günümüzde peyzaj mimarları, mimarlar ve tasarımcılar kentsel alanlarda suyun önemini ve gücünü çok daha iyi bilmekteler. Daha açık ifadeyle, peyzaja karşı sorumluluklarımızı yeniden hatırlamamızı su teşvik etmektedir. KARABAY MİMARLIK – ORAY KARABAY
Tahmin edilemeyen kentsel gelişim süreçleri; kentsel formu şekillendirmek, ekolojik ve estetik hedefleri karşılamak üzere oluşturulan su altyapı sistemlerinin potansiyellerinin neredeyse kayıp olmasına neden olmuş ve yenilikçi çözüm teleplerini gündeme getirmiştir.
Bir kentin yahut bir sitenin peyzajı düşünülürken, doğa ve insan arasındaki karmaşık süreçlerin çok iyi anlaşılması gerekir. Su altyapısı, diğer açık alan ağları gibi, sosyal ihtiyaçları karşılamak üzere hizmet eden önemli bir unsurdur. Ancak kentleşme nedeni ile artan baskı ve yoğunluk, birçok kentin su altyapısında gözle görülebilir bir bozulmaya neden olmuştur. Doğanın kentsel gelişme sürecindeki dönüşümü eko sistemin zarar görmesiyle sonuçlanmıştır.
Zarar görmüş olan hidrolojik döngünün sonuçları arasında; kanalizasyon taşması ve kentsel yüzey akışı nedeniyle kirlenen su yolları, taban suyu seviyesindeki bozulmalara bağlı arazi çökmeleri ve en önemlisi suyun temel hayat gücünü deneyimlemekten mahrum kalan kentler yer almaktadır. Doğal süreçleri içermek ve güçlendirmek için kurulan kentsel altyapı, bu süreçlere zarar vermiştir. Bu gözlemler sonucunda suyun varlığının belirgin olacağı bir kentsel peyzaja sahip olabilmek için, kentsel yapının yeniden incelenmesi gerektiğinin farkına varmalıyız. Çağdaş peyzaj ve kent tasarımı, kentsel peyzaja genellikle temelde manzara odaklı estetik düşüncelerle yaklaşmaktadır. Mevcut durumu değiştirmek ve daha çok çekici hale getirmek için birçok kent kanal ve nehir kenarlarındaki kent içi alanları açmak üzere programlar geliştirmektedir.
Peyzaj mimarları ve tasarımcılar, ellerindeki en önemli materyal olan suyu insan pisikolojisindeki gücünü kullanarak kendi tasarımlarında mutlaka yer vermişlerdir suya. Kimi zaman bir süs havuzu, kimi zaman küçük bir çeşme veya duvardan akan bir su; kimi zaman da yüzme havuzu veya gölet kullanılmıştır. Suyun mimaride bu kadar önemli bir yere sahip olması, insanı rahatlatma, rehabilite etme, yalnızca ruhsal değil fiziksel olarak da gevşetme ve stresten arındırma özelliğinden kaynaklanmaktadır. Su, sakinleştirici, konsantrasyon artırıcı, huzur verici etkileri nedeniyle pek çok projede baş aktör olarak yer almaktadır. Biz de suyun bu etkisini ve önemini bildiğimiz için, projemizde büyük ölçüde ve öncelikli olarak yer verdik.
Suyun mimaride bu kadar önemli bir yere sahip olması, insanı rahatlatma, rehabilite etme, yalnızca ruhsal değil fiziksel olarak da gevşetme ve stresten arındırma özelliğinden kaynaklanmaktadır.
Tasarımımızda su kullanımını hem görsel hem de fonksiyonel olarak bir araya getirmeyi düşündük ve tasarımı buna göre geliştirdik. Buna göre peyzaja ayrılan alanın yarısına yakın bir bölümünü su yüzeyine ayırdık.
“SUYA BÜYÜK ÖLÇÜDE ÖNCELİK TANIDIK”
Tasarımımızda su kullanımını hem görsel hem de fonksiyonel olarak bir araya getirmeyi düşündük ve tasarımı buna göre geliştirdik. Buna göre peyzaja ayırılan alanın yarısına yakın bir bölümünü su yüzeyine ayırdık. İnsanlar hem yüzsünler hem de su ile içli dışlı olsunlar istedik. Akşamları suyu hareketlendirerek görsel bir şova dönüştürmek suretiyle sohbetlerine eşlik eden keyifli bir ortam sağlamaya çalıştık.
Su, genelde toplu konut projelerinde, formel veya aformel yapılarda, havuz, süs havuzu, dere veya su duvarları şeklinde kullanılmaktadır. Biz istedik ki projemizde baş aktör olarak rol oynayan suyun sürdürülebilirliğini sağlayalım insanlar üzerinde maksimum etkiyi oluşturalım. Dolayısıyla formal ve aformal hatları bir arada uyumlu kullanmak suretiyle suyun yüzeysel tasarımını oluşturduk.
Yüzme ve süs havuzları teknik olarak; taşma savaklı betonarme, skimmerli betonarme ve lineer havuzlar şeklindedir. Bu havuz tipleri yere ve mekâna, arazinin mevcut zemin durumuna, görselliğe ve maliyet durumuna göre seçilmektedir. Projemizde görsellik ve kalite ön planda olduğundan, seçtiğimiz sistem taşma savaklı betonarme galerili şeklindedir.
Bu tip havuzları seçmemizin sebebi su yüzeyini çim ve sert zemin seviyesiyle aynı tutarak görsel zevki ve cazibeyi en üst seviyeye çıkarmaktır. Betonarme-galerili tipte bir havuz tercih etmek maliyetli olmasına karşın daha güvenilir ve sağlıklıdır.
Bu projede yüzme havuzundaki suyun arıtılması otomatik olarak ele alınmış olup, suyun klorlanması, pH düzenlemesi ve arıtılması yine otomatik olarak bilgisayarlarla kontrol edilmektedir.
Yüzme ve süs havuzlarının bitkilendirilmesi çok önemlidir ve uzmanlık isteyen bir alandır. Genelde bitkilendirme yapılırken; yaprak dökmeyen, yeşil çalı grupları kullanılmalıdır. Örneğin; “pitosporum tobira nana”, “juniperus ssp.”, “nandina ssp.”, “lonicera nitida”, “phormium tenax”. Kullanılacak olan çalı türlerini; yaprak tekstürü, form, çiçeklenme vs. gibi özellikleri dikkate alarak mevsimsel geçişlerini de göz önünde bulundurarak seçtik.
Ayrıca suyun doğasına ve tabiatına uygun olan palmiyeleri kullanmak doğru bir karar olacaktır. Su kenarlarında kullanılması tavsiye edilen palmiye türleri; yer ve bölge kriterleri esas alınarak yapılmalıdır. İklim değerlerinin güzey yörelerinden daha sert olan bölgelerde soğuğa dayanıklı palmiye türlerine yer verilmelidir. Örneğin “chamaerops excelsa”, “chamaerops humulis”.
Bu projede rüzgar ve yağış gibi iklim değerlerini göz ardı etmeden, görsel efekti iyi olan “washingtania robusta” palmiyesini kullandık.
Palmiyeler kullanılırken drenaj altyapısı iyi yapılıp, sulamaları dikkatli ve kontrollü bir şeklide yapılmalıdır. Gübreleme işlemi zamanında ve iyi ayarlanarak verilmelidir.
Yüzme havuzlarının sert yapı projeleri ve tasarımında kullanılacak malzemeler de çok önem arz etmektedir. Kaymaz seramik, traverten gibi taş malzemeler veya emprenye edilmiş ahşap dokular kullanılmalıdır. Taş malzeme kullanılacaksa kum taşından oluşmamış malzeme tercih edilmelidir. Suyu absorbe etmeyen, leke barındırmayan malzemeler olmalıdır. Ayrıca dona karşı dayanıklı malzemeler seçilmelidir.
Ahşap malzemeler ise genelde güneşlenme teraslarında tercih edlimelidir. Bunun sebebi daha sıcak ve samimi bir ambians oluşturmasıdır. Ahşap malzemelerin dış etkenlere karşı (yağmur, böceklenme vs.) dayanıklılığını ve korunmasını artırmak için mutlaka emprenye edilmiş olması gerekmektedir. Genelde teak, iroko malzemeler tercih edilmelidir. Ancak emprenye edilmiş olması suretiyle çam malzemeler de uygunluk göstermektedir.
Ahşap malzemelerin dış etkenlere karşı (yağmur, böceklenme vs.) dayanıklılığını ve korunmasını artırmak için mutlaka emprenye edilmiş olması gerekmektedir.
Havuz temizliği atlanmaması gereken önemli bir konudur. Havuzun yosun tutmaması gerekmektedir. Her türlü hastalıklara karşı gerek kimyasallar ile gerek arıtma ile gerekse ekolojik havuz sistemleri kullanılarak önlem alınmalıdır. Fiziksel ve kimyasal olarak gerekli şartların sağlanmadığı yüzme havuzlarında sağlık açısından pek çok risk ortaya çıkması muhtemeldir. Bu nedenle yüzme havuzlarının günlük, haftalık ve aylık periodlarla düzenli bakım görmesi gerekmektedir.
Havuz suyunu dezenfekte etmek için klor ve ozon gibi kimyasallar kullanılabilir. Havuz suyunun düzenli olarak filtreden geçirilmesi önemlidir. Filtre sayesinde su; deri döküntüleri ve saç gibi maddelerden arındırılır. Ayrıca kimyasal maddelerin etkilerini ortadan kaldırmak için son derece sağlıklı olan ekolojik havuzlar da tercih edilebilir. Havuzun belirli aralıklar ile boşaltılması, yüzeyinin temizlenmesi ve temizlenen suyun tekrardan doldurulması gerekmektedir. Havuz filtresi günde iki kez kontrol edilip yıkama yöntemi ile temizlenmeli, kıl tutucu filtre ise haftada iki kez açılarak temizlenmelidir.
pH düşürücü, klor, yosun giderici, sıvı toplayıcısı ister manuel yöntemle, ister otomatik olarak yapılabilmektedir. Havuz temizleme otomasyonlarının ilk kurulumu maliyetlidir. Ancak kullanım esnasında daha ekonomik olduğu gözlenmiş olup aynı zamanda sağlık açısından da güvenlidir.
Bir cevap yazın