Yüzmeye çok küçük yaşlarda ailesinin desteklemesiyle başlayan Sudem Denizli, 11 yıldır tutkusunu kaybetmeden önemli başarılara imza atmaya devam ediyor. İlk rekorunu 2018 yılında Okullar arası Türkiye Şampiyonası’nda 200 metre sırtüstünde Gebze’de kıran Sudem Denizli, 2019 yılının Temmuz ayında da Azerbaycan Bakü de gerçekleştirilen EYOF (Avrupa Gençlik Olimpiyatları hem Türkiye rekorunu yenilemiş, hem de bronz madalyayı ülkesine gururla kazandırmış. Oldukça yoğun bir şekilde antrenmanlarını sürdüren Denizli’nin şimdiki hedefi, 2024 Paris Olimpiyatlarına katılmak ve Türkiye’ye olimpiyat tarihinde final yüzen ilk Türk yüzücü ünvanı ile dönmek. Denizli, “Olimpiyatlarda başarılı olmak için her şeyde olduğu gibi çok çalışmak gerekiyor. Bu çalışmaların da, programlı ve doğru bir şekilde yapılması verimlilik açısından çok önemli diye düşünüyorum. Psikolojik ve fiziksel hazırlık başarının gelmesindeki önemli etkenlerdendir” diyor.
Öncelikle kendinizden biraz bahseder misiniz? Yüzmeyi bir spor dalı olarak seçmenizde ne etkili oldu?
16 yaşındayım. Yeniyol Okulları’nda 11’inci sınıf öğrencisiyim. 5 yaşından beri yüzme sporu ile ilgileniyorum. Yüzme antrenmanlarım yoğun bir şekilde devam ediyor. Gün benim için sabah 05.00’te olan yüzme antrenmanım ile başlıyor, havuzdan okula gidiyorum. Okuldan sonra akşam antrenmanı için tekrar havuza gidiyorum. Haftanın belirli günleri de kara antrenmanım var. Saat 20.30’da biten programımı sonlandırdıktan sonra eve dönüyorum. Yüzme benim hayatımın büyük bir kısmını kapsıyor. Yüzme sporu hayatıma ailemin yüzme öğrenmemi istemesi ile girdi. Benim de suyu çok sevmem ile yüzme sporuna olan ilgim arttı.
İlk yüzdüğünüz anı hatırlıyor musunuz? O an neler hissettiniz?
Çok küçük yaşta yüzmeye başladığım için ilk yüzdüğüm anı hatırlamıyorum fakat ailemin anlattıkları ve o döneme ait fotoğraflardan anladığım kadarıyla çok heyecanlı ve istekli olduğumu söyleyebilirim. Bu ilgi ve istek sayesinde de 11 yıldır bu sporla ilgileniyorum.
Defalarca Türkiye rekoru, çoğu zaman da kendi rekorunuzu kırdınız. Rekor kırmak bir sporcu için ne ifade ediyor?
Yüzme sporunda başarılı olmaya ve daha profesyonel olarak düşünmeye başladığımda kendime hedefler koymuştum. Öncelikli olarak ilk hedefim Eskişehir rekorlarını kırmaktı. Bu gerçekleştikten sonra bir sonraki adım olan Türkiye rekorları geliyordu. İlk Türkiye rekorumu 2018 yılında Okullar arası Türkiye Şampiyonasında 200 metre sırtüstünde Gebze de kırdım. Daha sonra hem kendime ait hem de daha önce kırılmış olan birçok rekoru kırmaya devam ettim. Şuan birçok Türkiye rekoruna sahibim. Rekor kırmak bir sporcunun başarısını ve emeklerinin karşılığını aldığını ifade ediyor. Her rekor kırdığımda hedeflerime bir adım daha yaklaştığımı hissettim.
Bir yüzücü olarak Türkiye’deki yüzme havuzlarını gerek tasarım gerekse işlevsellik konusunda nasıl değerlendirirsiniz? Ülkemizdeki havuzları yurt dışındaki havuzlarla kıyasladığınızda neler söyleyebilirsiniz?
Türkiye’deki yüzme havuzları son zamanlarda işlevsellik ve tasarım konusunda gelişmeye başladı. Eskiye göre olimpik yüzme havuzu sayıları arttı. Bu da ihtiyacı karşılama konusunda yüzme sporuna büyük bir artı kazandırmıştır. Yurt dışındaki havuzlara baktığımızda bir kısmı ülkemizdeki tesislere göre daha büyük olmasına rağmen işlevsellik açısından büyük farklar yok. Büyük organizasyonların yapıldığı havuzlar ise yüzmedeki talebi daha çok karşılıyor.
Yıllarca spor disiplini çerçevesinde yaşamak hayatınızda neleri değiştirdi? Bu disiplinin dışına çıkmak isteseniz ilk olarak ne yapardınız?
Sporun her dalı sporcuların hayatına birçok artı katar. Bunlardan birisi de hayatlarının daha düzenli ve disiplinli olmasıdır. Yoğun antrenman temposunda hayatımızın muhakkak bir disiplin ve düzen içinde olması şarttır. Hayatımızdaki her adımın programını yapmak durumundayız. Antrenman saatleri, beslenme, okul, uyku gibi her anımız planlı ve biz de bu plana göre hareket ediyoruz. Başlarda bu düzene uyum sağlamak elbette zor oluyor ancak bu düzeni sağladığımızda ve devam ettirdiğimizde hayatımız daha kolaylaşıyor. Spor disiplini dışına çıkabilir miyim bilmiyorum. Uzun süredir bu düzende yaşadığım için bu çok zor olurdu. Ama çıkmak istersem ilk yapmak isteyeceğim şey herhalde istediğim saatte uyuyup istediğim saatte uyanmak olurdu. Ama bununda çok kısa süreli bir istek olacağını düşünüyorum.
“Temmuz 2019’da ayında Azerbaycan’da gerçekleştirilen EYOF (Avrupa Gençlik Olimpiyatları) yarışması hayatımın en önemli yarışıydı”
Katıldığınız yarışmalar arasında en çok heyecanlandığınız ve sizde iz bırakanı hangisi oldu? O yarışmada neler hissettiniz?
Aslında katıldığım bütün yarışmalarda çok heyecanlanıyorum ve her yarışın benim hayatımda farklı bir yeri var. Fakat 2019 yılının Temmuz ayında Azerbaycan Bakü’de gerçekleştirilen EYOF (Avrupa Gençlik Olimpiyatları) yarışması hayatımın en önemli yarışıydı. Katıldığım en büyük organizasyon ve aldığım en önemli madalyaydı. Benim için bir nevi Olimpiyat öncesi bir alıştırma ve deneyim oldu. Çok büyük bir heyecan ve gurur yaşadım. Ülkemi en iyi şekilde temsil ettim. 200 sırtüstünde hem Türkiye rekorumu yeniledim hem de bronz madalyayı ülkeme gururla kazandırdım.
Olimpiyatlarla ilgili düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz? Bu platformda başarı için ne gerekiyor?
Olimpiyatlar benim için yüzmede belli bir başarıya geldikten sonraki en büyük hedefim. Bu hedefime 2020 Tokyo Olimpiyatlarında bir adım yaklaşmıştım. 200 sırtüstünde 2.13.53 olan derecem ile Olimpiyat B barajını geçtim. A barajını geçerek olimpiyatlara katılmayı çok istedim. Ancak pandemi dönemindeki havuzların kapanması, karantina dönemleri ve havuzlar açıldıktan sonra yaşadığım omuz sakatlığı bizim antrenman sürecimizi olumsuz etkiledi. Evde kara programları yaparak spordan uzak kalmamaya çalıştım. Daha sonra bize sağlanan imkânlarla yüzme antrenmanlarım başladı. Birçok kampa katıldım. Fakat Tokyo olimpiyatları A barajını geçemedim. Şuan 2024 Paris Olimpiyatlarına katılmak için yoğun bir şekilde çalışıyorum.
Olimpiyatlarda başarılı olmak için her şeyde olduğu gibi çok çalışmak gerekiyor. Bu çalışmaların da, programlı ve doğru bir şekilde yapılması verimlilik açısından çok önemli diye düşünüyorum. Psikolojik ve fiziksel hazırlık başarının gelmesindeki önemli etkenlerdendir.
“Sporcusunu çok iyi tanıyan, ona her anında destek olan, iyi kötü her şeyi paylaşabilen, onu en iyi şekilde motive eden ve ona baktığında ne demek istediğini anlayabilen antrenör, iyi bir antrenördür”
Antrenörünüz Aybars SAWİŞ’le çalışma sisteminiz nasıl? İyi bir antrenörü nasıl tanımlarsınız?
Antrenörüm Aybars SAWİŞ ile yüzmeye başladığımdan beri birlikte çalışıyoruz. Bu benim için çok büyük bir artıdır. Antrenörüm ile birlikte sezon başında yıl içinde katılacağımız yarışlardaki hedeflerimizi belirliyoruz. Bu hedeflerimize ulaşabilmek için gerekli antrenman programımızı çıkarıyoruz. Bu program dahilinde çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz. Programımıza sezon boyunca uymaya çalışıyoruz. Program dışına çıkmamız gereken örneğin sakatlanma, hastalık, havuzlarda oluşabilen aksaklıklar gibi durumlarda birlikte yeni bir çözüm buluyoruz. Havuz programımıza ek olarak kaslarımın kuvvetlenmesi için kara antrenmanları planlıyoruz. Uzun süredir birlikte çalıştığımız için birbirimizi çok iyi tanıyoruz. Birbirimizin fikirlerine önem vererek en verimli antrenman programını hazırlayıp en verimli şekilde çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz.
Bence sporcusunu çok iyi tanıyan, ona her anında destek olan, iyi kötü her şeyi paylaşabilen, onu en iyi şekilde motive eden ve ona baktığında ne demek istediğini anlayabilen bir antrenör iyi bir antrenördür.
“Yaşıtlarıma muhakkak sosyal bir aktivite ile ilgilenmelerini tavsiye ederim”
Yaşıtlarınıza neler tavsiye edersiniz?
Ben yaşıtlarıma muhakkak sosyal bir aktivite ile ilgilenmelerini tavsiye ederim. Bu illa ki bir spor dalı olmak zorunda değil. Elbette sağlıklı bir yaşam için spor herkesin hayatında olmalıdır. Ancak düzenli bir hayat, sosyal çevre, güzel alışkanlıklar kazanmak için bence herkes sanatsal, sportif faaliyetlerden en az biriyle ilgilenmelidir. Yaşıtlarıma bunu tavsiye edebilirim.
“2024 Paris Olimpiyatları’na katılmak ve ülkeme olimpiyat tarihinde final yüzen ilk Türk yüzücü unvanı ile dönmek istiyorum”
Yüzme kariyerinizdeki hedefleriniz nelerdir?
2024 Paris Olimpiyatlarına katılmak ve bu olimpiyatlarda final yüzmek istiyorum. Ülkeme olimpiyat tarihinde final yüzen ilk Türk yüzücü ünvanı ile dönerek bu gururu yaşatmak istiyorum.
Son olarak neler söylemek istersiniz?
Bana bu fırsatı verdiğiniz için teşekkür ederim. Hedeflerime ulaşarak ülkemi en güzel şekilde temsil etmek için elimden gelenin en iyisini her zaman yapacağımı söylemek isterim. Bana bu zorlu serüvende destek olan herkese çok teşekkür ederim. Gerçekleştirdiğim başarılarla birilerine örnek olabiliyorsam ve gurur yaşatıyorsam bu benim için en büyük ödüldür. Teşekkürler…
Bir cevap yazın