Günümüz dünyasında gelişen teknolojiler, her sektörde olduğu gibi, havuz sektöründe de önemli değişimlere kapı açıyor. Koşulların hızla değiştiği bu dönemde değişen müşteri ihtiyaçlarını doğru okuyabilmek ve bu ihtiyaçları en yeni teknolojilerle hızlı bir şekilde karşılayabilmek, havuz sektöründeki liderleri rakiplerinden ayrıştırıyor. Alpay Koçyiğit ve ortakları tarafından kurulan ÇSA Havuz da 2007 yılından günümüze uzanan süreçte bu hedefler doğrultusunda geleceğe ilerlemeye devam ediyor. Havuz sektöründeki teknolojileri konuştuğumuz Alpay Koçyiğit, “Havuz sektöründe yıllardır, filtre içinde kuvars kum kullanılır. Ama son yıllarda cam medya kullanımı hızla artmaktadır. ÇSA Havuz olarak bizler de bu teknolojiyi müşterilerimize sunuyoruz” diyor.
ÇSA Havuz’un faaliyet alanına baktığımız zaman özellikle teknolojik gelişmelere uyumlu, sağlıklı, kaliteli yüzme havuzları yapmak konusunda iddialı olduğunuzu görüyoruz. Havuzlar teknolojiye uyumlu hale nasıl getiriliyor? Bir havuzda sağlık ve kalite anlayışı nasıl sağlanıyor?
Yüzme havuzunda sağlıklı bir su şartlandırması, çok iyi bir filtrasyon sistemi gerektirir. Bunun için öncelikle TSE normlarına uygun bir filtre ve filtre içindeki filtrasyon medyasının seçimi önemlidir. Yıllardır filtre içinde kuvars kum kullanılır. Ama son yıllarda cam medya kullanımı hızla artmaktadır. İşte bu noktada ÇSA Havuz’un teknolojiye uyum sağlama konusu gündeme geliyor. Müşteriye yeni teknolojilerin sunulması bizim görevimizdir. Cam medya konusu havuz sektöründeki yüzlerce kalemden bir tanesidir. Bu ve bunun gibi gelişmeleri müşterimizle paylaşmak ana prensibimiz olmuştur.
Ülkemizde havuzlarda gerek projelendirme gerekse işletme açısından yeni teknolojik gelişmeler yeteri kadar takip edilip uygulanıyor mu? Bu uygulamalar maliyeti artıran unsurlar mı?
Ülkemizde yüzme havuzları için yeni teknolojiler çok iyi takip ediliyor. Tabi yeni teknoloji dendiği zaman maliyetlerin artması kaçınılmaz bir konu. Hem yerli üretim, hem de ithal ürünlerde maalesef döviz bazında rakamlarla karşı karşıyayız. Son yıllarda ülkemizdeki kur artışlarının, havuz ekipmanlarında yüksek TL rakamlarına denk gelmesi öncelikle biz imalatçıların ve beraberinde son kullanıcının korkulu rüyası haline geldi. Bu durumda yapılması gereken; her projede bu gelişmelerden haberdar olmak ve müşterilerimizin bütçesine göre sistemler kurmaktır.
Otomatik havuz robotları ile sektöre önemli bir hizmet anlayışı da kazandırılmış oldu. Bu robotların kullanıcısına sunduğu ayrıcalıklar nelerdir?
Havuzlardaki en önemli bakım, süpürge ile fiziksel temizlik yapılmasıdır. Doğru yapılması büyük önem arz eden bu temizlik, genelde havuz bakım firmaları tarafından yapılır. Özellikle 2020 yılı içinde COVID – 19 virüsünün yaşamı tehlikeye attığı şu günlerde bireysel havuzların kullanımı çok arttı. Bu artış beraberinde havuz sahiplerini bakıcıya ihtiyaç duymadan kendi havuzuna kendisi bakma konusuna yöneltti. Önce robot alımları daha sonra da otomatik dezenfeksiyon sistemlerine ilgiyi arttı. Firmamız 10 yılı aşkın süredir Dolphin havuz robotlarının yetkili servisliği ve satıcılığını yapmaktadır. Robotlar, villa havuzlarından büyük sosyal tesis havuzlarına kadar en önemli ihtiyaç haline gelmiş durumda.
Tuz klor jeneratörlerinin kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte özellikle halka açık yüzme havuzlarında belki de en caydırıcı etken olan klor kokusu tamamen tarihe mi karışacak? Bu jeneratörlerden biraz bahseder misiniz?
Maalesef klor bir havuzun olmazsa olmazıdır. Bana göre son yıllarda havuz teknolojisinde Tuz klor jeneratörleri devrim yaratan bir gelişmedir. Bu cihazlarla klorun en zararsız halini elde ediyoruz. Ama sonuçta elde edilen kimyasal klordur ve tabi ki az da olsa kokusu olacaktır.
Satışını yaptığınız ürün gamına baktığımızda havuz kimyasallarından aksesuarlarına, kum filtrelerinden tuz klor jeneratörüne, otomatik havuz temizleme robotuna kadar onlarca kalem göze çarpıyor. Bu ürünleri tercih ederken nelere dikkat ediyorsunuz? Çalıştığınız firmalarda aradığınız kriterler nelerdir?
Öncelikle biz bir taahhüt firmasıyız. Kullandığımız ürünlerin birinci özelliği sağlamlık ve kalitedir. Bununla birlikte üreten firmanın desteği ve bize sattığı malın arkasında durması çok önemlidir. Yedek parçaya ulaşımının sorunsuz olması gereklidir.
Bir havuzun inşaat, mekanik, elektrik işlerinin tamamını üstlenirken bu hizmette yaşadığınız en büyük zorluk nedir? Özellikle kalifiye eleman bulma konusunda sıkıntı yaşıyor musunuz? Yaşıyorsanız bu sorunu nasıl çözüyorsunuz?
Bizim sektörün sorunu da pek çok sektörde olduğu gibi kalifiye eleman bulma sıkıntısıdır. Yanımızda çalışan elemanların bizim için önemi çok büyük. Özellikle özel villalara yolladığımız elemanlar güvenilir olmak zorunda. Villa sahipleri de aynı elemanların gelmesi konusunda hassasiyet gösteriyorlar. Sonuçta kişilerin özel yaşam alanlarına giriyoruz. Bu nedenle kendi yetiştirdiğimiz elemanlar olmasına dikkat ediyoruz. Tabi ki ücret konusunda da piyasa şartlarına uygun ücret vermeye çalışıyoruz.
Havuzlarının yanı sıra sauna, jakuzi, su arıtma sistemleri gibi geniş bir perspektifte faaliyette bulunuyorsunuz. Kültürel yaklaşımları da dikkate alacak olursak Türk insanı sizce jakuzi ve SPA’yı da seviyor mu? Bu sistemlerle ilgili ‘’lüks ‘’ tanımına katılıyor musunuz?
Türk halkının SPA ile tanışması yeni bir şey değil. Ülkemizde bu konuda iyi çalışmalar var. Bu yüzden Türk halkı, SPA’yı oteller, spor salonları ve özel villalar gibi mekanlarda sıkça kullanıyor. Yani bir kültür haline gelmiş durumda. Bu yatırımlar maddi olarak yüksek bedellerle gerçekleştiği gibi küçük bütçelerde de SPA yatırımları uygulanabiliyor. Bu nedenle lüks tanımına çok katılmıyorum.
Jakuzi, SPA, buhar odası gibi sistemlerinde gereken hijyenik koşulların yeteri kadar sağlanamaması durumunda sağlık için ciddi tehdit oluşturduğu biliniyor. Burada projeden, malzeme seçimine, sonrasında işletmesine kadar nelere dikkat edilmesi gerekiyor?
SPA’lardaki malzeme seçimi hijyen konusunda belli bir yere kadar önemlidir. Ancak kullanacağınız malzeme ne kadar kaliteli olursa olsun esas önemli olan SPA’nın işletmesinin hijyen konusundaki hassasiyetidir.
ÇSA Havuz’un gerçekleştirdiği projelerde, enerji verimliliği, sürdürülebilirlik, doğru yalıtım sistemleri gibi ülkemiz için de son derece önemli olan konulara yaklaşımı nedir? Bünyenizde bu anlamda sürdürdüğünüz politikalar var mı?
Bizim sektörümüzde “Havuzcuyum” diyebilmek için bence biraz inşaat mühendisi, biraz makine mühendisi biraz kimya mühendisi biraz da çevre mühendisi olmanız gerekiyor. Bunların hepsi olmak en az 4 mühendislik dalında eğitimi almanız anlamına geliyor. Bu nedenle yaptığımız her projede, bu işe yeni başlıyormuş gibi araştırmacı olmaya çalışıyoruz. Bilmediğimiz konularda, dalında uzman mühendislerden yardım alıyoruz.
2020 yılı ÇSA Havuz için nasıl geçti? Bundan sonraki süreçte sektörün geleceğine dair öngörülerinizi ve ÇSA Havuz için hedeflerinizi bizlerle paylaşır mısınız?
2020 yılı bizim için önemli bir yıldı. Krizlerle yaşamaya alışmış bir ülke olarak, son iki yıldaki inşaat krizlerinin ardından bir de pandeminin etkilerini yaşadık. Pandemi bireysel havuzların önemini ortaya çıkardı.14 yıllık şirket tarihimizde ağırlık müşteri portföyümüzün villa ve bireysel havuzlar olması biraz yüzümüzü güldürdü diyebilirim. Bundan sonraki yıllarda da çizgimizden sapmadan, müşteri memnuniyeti ilkesi temel olmak üzere işlerimize devam edeceğiz.
Bir cevap yazın